Çocukluğumdan beri içimde sorguladığım bir şey: Bu insanlar neden göç ediyor? Onlara neden gurbetçi deniyor? Köylerini neden terk etmişler? Yıllarca bu soru içimdeki tahta da cevaplanmamış duruyordu. Hem köy hayatını, hem şehir hayatını yaşamış ve halen yaşayan birisi olarak ikisinin de hayatın içinde gereksinimlerinin, çok etkin olduğunu biliyorum. Fakat içimde beni tırmalayan bir şeyler var; şehir ve köy yaşantısının nüfus, kültür, sosyal, ekonomik, fiziksel vb birçok alanda orantısız olması.
Ya da köye yerleşmek istiyorum, ama şehir hayatının konforuna alışan zihnim bu aşamada sorgulama yapıyor? Günlük yaşamda birçok olanaklardan mahrum kalma dürtüsü ve bunu besleyen sınırsız alt nedenler… Şehir hayatına çok bağlı kalmadan ama şehir hayatının da bir nebze konforunu ve olanaklarını köye nasıl uyarlayabilirim, küçük bir alanda etkin bir yaşam döngüsünü nasıl kurabilirim derken permakültür kavramı ile karşılaştım.
Permakültür kendi kendine yetebilen sürdürülebilir yaşam alanları yaratma ve bu amaçla doğayı koruyup ve geliştirirken belli kriterlerde tasarım, strateji ve uygulamayı kullanmaya dayalı bir sistemdir. Yerel halkın eksikliklerini gidererek yaşam standartlarını iyileştirmesi ve bu aşamada çevreyi önemsemesi gönüllü turizmine sürdürülebilirliğe katkısı bakımından ön plana çıkmaktadır. Gönüllü turizmi yerel halkın girişimlerini desteklemekte, maliyet ve iş yükünü hafifletmektedir. Böylelikle, ekolojik çevre, biyolojik çeşitlilik gibi alanlar desteklenir, geliştirilir. Birlikte ekonomik ve sosyal gereksinimler karşılanır. Herkes herkesle ve her şeyle bağlantılıdır inancına çok büyük bir katkı da sağlamaktadır. Esasında burada çevre koruma iyileştirme ön plandadır. Sürekli tüketimi ortaya çıkaran ticari turizmin yanında, nihai olarak tükettiğimiz her türlü ürün ve servisin direkt mutfağına girerek eylem adımlarını tecrübe ederek bilinçli bir farkındalıkla bu süreci yaşamanın keyfi de yan kazanımıdır. Tüketim alanından üretim alanına ışınlanmak gibi..
Çocukluğu köyde geçmiş biri olarak bunun ne kadar önemli olduğunu, şehir-köy döngüsünde yaşadıkça daha da içselleştirdim. Fakat bizim bu konuda çok geride olduğumuzu, kendini bir şekilde bu alana dâhil edenlerin (istisnalar hariç) çok da bilinçli veya ilham verici olmadığını fark ediyorum.
Acaba bir şeyleri sadece sonuçlarına odaklanarak değil de, içine girip, bakıp, sorgulayıp, anlayıp, kavrayıp ve gereksinimlerini, kazanımlarını ve faydasını gözeterek oluşturmak ne gibi sonuçlar doğurur? Hadi birlikte bir sorgulama yapalım? Evet ben bir çıkarım yaptım: Yerelde olanın yerelde kalmasına ve gelişmesine büyük fayda sağlar. Ya senin çıkarımın: ….
Referanslar: